RAHAT UYU ATAM

RAHAT UYU ATAM

değirmenimin taşına koydum yüreğimi ATAM
beyaz olan düşlerim kırmızı
üniversiteli gözlerimin sevdası ilk ihaneti tanıdı
papatya yaprakları çıplak
seviyor sevmiyor u kararsız
taş dönüyor başım gibi
içinde devrim marşım, kayıtlıyken siliniyor

rahat uyu atam hikayemin başlığı hala 10 KASIM
koşanın sayısı ile çarpıyorum umutlarımı,
azaldığını hatırlatıyor çayım, simidim
taze düşüyorum yıldızlarla
tek tek sayarak birlikte kayıyoruz
nasılsa çarpışmayacağız, biliyoruz ki yalnızız
gölgesi davetsiz ucubenin, rengi hep koyu
korkutmuyor saçının ucu görünmüyor diye

sakallılar diyorduk, takunyaları rep çalıyor diye
gülüyorduk, bizden de yoksul bizden de parasızdılar
sessizliğe un kadar beyaz bulaşmışlardı
baksan tatları insan
ara sıra gülerken sesler duyardık
tempomuz çoğalın olurdu nasılsa zararsızdılar
piğmentler geceyi severmiş
gündüz sivrilirmiş dişleri
ufaklık gölgesiyle beslermiş nefretini
beklerken

sen rahat uyu ATAM
dişlerimizi söktüler uyurken
birbirimize sırtımızı dönmeyi de öğrettiler
hemde notasız,bize dinletmeden
hep gece yürüdü zombiler,
dişleri kırmızı idi yüreğimiz gibi
kandırıldık, aşk sandık ölümün kokusunu

ben bile yarımım beynim sen iken
kovuldum, bedenimde o salyalı
sessiz, dişleri ile ısırdı tohumu
beynime inmek üzere dünün korkağı
ben
köklerimin karanlık uçlarına dahada kayıyorken
yalnızım gene

sen rahat uyu ATAM
birkaçımız hala koro çalışıyoruz
bugün 10 KASIM ya orotoryomuz hazır
dönekler bile hazır
dişlerini gizleyerek
sevdaya şiirlerini yazıyor
bir de okuyucu buldular, tenör, yaylılardan
akarlar bizden hızlı,öğütüldük ya
dünün fareleri peynir ürettiler kanımızdan

sen rahat uyu ATAM
onlar uyandı korkmaya zaman çok
faili olsak ta ATATÜRK için öldü diyecekte
yüreğim satır aralarında
kırmızıda kalmadı, devrimlerine yerde
adam da

gideceğim ama sevdam büyük
ilk şiirimi sana yazdım
seni haykırdım 29 EKİM lerde
10 KASIM lar hala tebessümüm
o sesler yaslandığım tek çiğdem
ve hep bahar kokuyorlar asılları

SUAT ÇETİNER